30 Ekim 2009

30.10.2009

bir sonbahar günüymüş
saat 13.35
30.10.1980

ve ben doğmuşum..
bir sonbahar çocuğuyum...
annem hep senin doğum gününü coşkuyla kutluyoruz derdi
birgün önce Cumhuriyet Bayramı olmasından ötürü
Sevinirdim
Çocuk aklı...

Şimdi mi??
Dün yan odadan bir ses
"İyi ki dooodun anne... Mutlu yıllar, mutlu yıllar, mutlu yıllar sanaaaa" diyerek, Meraklı Minik dergisinden çıkardığı etiketleri yapıştırdığı bir sayfayı getirdi;
"senin için özel hazıyladım anne" diye
aldığım en güzel hediyeydi
ve ardından odadaki bir su şişesini getirdi
"annecim bak sana pasta yaptım" diye..
"üflesene mumları.."
üfledim..
"yesene anne"
yer gibi yaptım plastik su şişesini
ama yediğim en tatlı pastaydı...

sevdiklerim yanımda
birebir yanımda olmasa da bir telefon kadar yakınımda,
telefonlarım susmadı hiç..
facebooktan mesajlar..

kızım yanımda
aşkım burada
annem-babam burada
kardeşlerim aradı, arkadaşlar,
hatta babannem
çok mutluyum çok

Handan'ımın dediği gibi
Ne güzel çok mutlusun di mi??
"evlisin, çok tatlı bir çocuğun var, çok iyi bir işin var..."

evet Handanım ya çok mutluyum
aşkım da burada
kızım da yanımda...
sağlık, mutluluk, huzur..
başka ne ister ki insan..

iyi ki doğdum beeen...
annem ya iyi ki doğurmuşsun beni...

(Acaba akşama bi sürpiz vaaar mııı??)

20 Ekim 2009

geldi :)

kuzum hastaydı dün
biraz ateş, halsizlik
ama çok şükür çoooook kötü olmadan babaannemizin de büyük çabalarıyla az da olsa normale döndük.
eve gittiğimde yerde yatıyordu
ateşli olunca yattığı her yeri de ısıttığından ötürü çareyi yere uzanmakta bulmuş
tabi babaanne de her türlü yatak-örtü gibi tüm teçhizatları yere almış
beni görünce bir hareketlenme oldu ama kalkamadı, çok üzüldüm
sonra kucağıma geldi, ateş gibi... fazla ısıtmamak için yatırdım kanepeye.
başladık çizgi film izlemeye, sohbet etmeye...
sohbet ettikçe açıldı, espriler yapmaya beni güldürmeye başladı
keyfi yerine geldi
tabi benim de...
hatta en kıramayacağım anlarda sorduğu soruyu sordu
hem de durduk yere
"yarın işe gidecek misin?
hayır diyemedim tabi ki..
"gidicem kızım..."
sonra yemek faslı
yedirme faslı
yedirememe faslı...
ama kızım yemelisin, çorbanı içmelisin, ilaç içeceğiz..
"anne canım karpuz istiyor"
anne gider markete, karpuzlar bitmiiiş bile...

sonra mı..
sonrası süper...
babamız geldi
babayı gören İrem kapıda zıpladı, hopladı
Babanın kucağına atladı
Otururken anneyle babaya birden sarıldı
"ikinizi de çok özlemişim" dedi..
ama anne diyemedi ki "kızım ben hep buradayım" diye
çünkü anneyi de özlüyordu minik kuş :)

hoşgeldin babası
çabuk iyileş kızı
sen de hasta olma annesi
sen de kendine çok iyi bak babaannesi

bir kere gülümser misin okuyan kişi :)

15 Ekim 2009

sinbad

son günlerde gözde çizgi filmimiz sinbad
tabi caillou'dan sonra

sinbad trt çocuk'ta akşam nostalji kuşağında veriliyor
ama bizim kız bayılıyor
"anne sinbad neden oraya girdi?"
"anne sinbad keşke bizim evimizde olsaydı!!"
"anne sinbadın arkadaşları nerede???"
diye izliyoruz..

dün de izlerken İrem Hanım Sinbad'ı, ben de süt ısıtmaya gittim...
içeriden bir ses, ama nasıl ağlıyor bizim küçük hanım
koştum hemen korktum "acaba yataktan mı düştü??"
içeriye bir girdim, kucağıma atladı
"anne sinbadın bu yaptığı hiç hoş değildi..."
hala ağlıyor..
"noldu kızım ne yaptı??"
"hemen bitti... keşke sinbad bizim evimizde olsaydı anne.. ühü ühü..."

ilahi kızım ya..

14 Ekim 2009

baba ve kızı

anne sormuş kızına "şimdi ne yapmak istersin??"
"babamın cucaanda otuyup kayyu izlemek!!"
çocuk bu, özlemiş babasını
biraz acıtasyon yapalım mı babası
yapalım da biran önce gel artık...


13 Ekim 2009

irem'e

sen gül bebeğim
hep gül
gülsün dudakların
parlasın gözlerin
kahkahaların çınlatsın evimizi
canım kızım
hayatım, aşkım

9 Ekim 2009

cuma mı?

bugün bi kıpır kıpır içim sanki
cumadan mıdır nedir?
hani yarın cumartesi ya
tatil...
ya da sabah kızım geldi yanıma
kollarımı sevdi
"ama annecim işe gitmem gerek" dediğimde korka korka ağlayacak sanarak
"hadi sana kıyafet seçelim" dedi
üzerimde yine onun seçtiği kıyafetlerle otururken
aklımda onun gülümsemesi
mutluyum...
yarın onunla birlikte olacağımı düşündüğümden
ya da dedemizin yapacağı mis gibi kebap kokuları burnumdayken
aslında kebap değil aklımdaki hem de sabah sabah
eski günlerin kokusu geldiğinden
babam bize kebap yapıyor
kızlar toplanmışız masa başına
babam getiriyor
bu seher'in, bu şefika'nın, bu da handan'ın diye
şimdi hepimiz bir yerlerde...
kızlar yarın hepimiz için yicem merak etmeyin
sizin yerinize irem var bu sefer
dedesi onu beslicek...

yarın güzel bir gün olacak sanki
bugün de olsun bari
sonraki günler de olsun
hepimiz için..
sevdiğim, bildiğim, tanıdığım...
arkadaşlarım, dostlarım..
blog arkadaşlarım
okuyanlar, okumayanlar...

gününüz süpppper geçsin...
haftasonunuz da bir o kadar güzel...
enerjikim sankim biraz bugün
hepinize sevgiler saygılar....
ve size bir adet sabah şekeri :

8 Ekim 2009

nasıl olmuş??

biraz değişiklik iyi olur dedim!!
nasıl olmuş???

7 Ekim 2009

anne ditme...

sabah uyandım. içeriden İrem'in sesi geldi, "anneciim"..
babaannesi sordu ne oldu kızım diye
rüya görmüş, çok korkmuş...
ben dinliyorum ses çıkartmadan, çünkü sabahları beni görünce kopmak o kadar zor oluyor ki..
ama
ama sesi çok tatlı geliyordu dayanamadım
gittim yanına
babaannenin gelme çağrılarına rağmen
uzandım
"aşkım rüya mı gördün"
" evet anne kayga göydüm, çok kookunçtu"
" ben anne kartal seni yicem" diye gıdıklayınca gülüştük biraz
sonra mı??
malum...
anne kalkma...
anne gitme...
anne beni cucana al...
anne ama ben seni çok özlüyorum...
sonunda İrem ikna edildi. anneye elbise seçti... hazırlanmama yardım etti...
bi baktım üzerini değiştirmiş, kotunu ve pembe t-shirtini giymiş: "anne ben okula gidiyorum" diye (bilmeyenlere; İrem okula gitmiyor henüz)
kapıyı açtı, beni yolcu etti, kocaman bir öpücükle...
ben asansörü beklerken içeriden sesi geliyorudu :
"babanne ben kahvaltı yapamam okuluma geç kaldım"
işte bir bahane daha yememek için...

babası..
keşke sen de olsaydın di mi??

5 Ekim 2009

TATİL'DEN...

Gecikmiş bir tatil yazısı oldu bu..
Çok güzel bir tatildi...
Çok eğlendik hepimiz, özellikle İrem Hanım.
Otelde çocuklar için şimdiye kadar gittiğimiz oteller arasında en güzel çocuk klübüne sahip, çocuklar için eğlenceleri en güzel olan oteldi diyebilirim: Ela Quality
Tatil sonrası babamız yine gitti.. Tatilin de babamızla geçirdiğimiz günlerin de tadı damağımızda kaldı...

Babacık,
Bu güzel tatil için sana bir kez daha teşekkür ederiz
Çabuk gel olur mu??

Ve tatilden kareler...







Babaannemiz ile