18 Kasım 2008

HOŞÇAKAL

Ne çabuk geçti zaman. Ve ayrılık zamanı geldi artık bugün… Sevdiklerini geride bırakıp uzun bir yolculuğa çıkma zamanı… Giden için mi zor kalan için mi diye düşünüyorum bazen. Aslında giden için daha zor çünkü kalanlar için hayat daha faklı bir şekilde devam ediyor çünkü kalanlar daha fazla…
Sabah gözyaşlarımı zor tuttum. Hoşça kal derken sana… Ben hala bunun bir şaka-oyun olduğunu düşünüyorum. Hatta ben bana şaka yaptığını düşünüyordum ta ki geçen hafta “size de bi pasaport çıkartalım gitmeden” diyene kadar. Kendim bile çok zor kabul ettim.
Minişim, baba bugün gidiyor... Çok uzağa, Libya’ya... Öyle her zamanki gibi 1-2 gün ya da 1 hafta değil, 1 yıl yok. Tabi sen anlamıyorsun şimdilik... Ben bile anlayamıyorum hala. Herhalde o gidince, sen de uyuyunca evdeki sessizlikten anlayacağım daha çok…
Canım... İyi yolculuklar sana. Seni çok özlicem gerçekten de. Daha doğrusu özlicez. Sayılı gün çabuk geçer derler ya bakıp görücez.

Bir an önce kavuşmak dileğiyle…
Büyük aşkım & Küçük aşkım yine hep birlikte olmamız dileğiyle.

2 yorum:

masalmutfagi dedi ki...

Öncelikle blogun hayırlı olsun..aramıza katılmana sevindim..eminim daha bir sürü güzel vesilelerle buluşuruz...Kolay gelsin...:))

İLKAY dedi ki...

Canımmmm hoşgeldin...
Allah kavuştursun...
Seni hemen ekliyorum AdanaLılara::)))